İçeriğe geç

Viyana Gezi Rehberi / Gezilecek Yerler

Yazan: Cem Sert/

Tam bir kültür-sanat şehri olan Avusturya’nın başkenti Viyana, ziyaretçilerini şehre geldiği gibi tarih kokulu sokaklarıyla karşılıyor. Viyana, sarayları ile ünlü bir şehir ve bu saraylarda gezerken sizleri 1500’lü yıllara götürüyor. Günümüzde en yaşanılabilir şehirler sıralamasında tepeden hiç inmeyen bu şehir; yıllar boyu popüler sanatçıların, bilim insanlarının, yazarların ve mimarların yaşadığı şehir olmuş. Klasik müziğin en ünlü bestecileri: Wolfgang Amadeus Mozart, Ludwig Van Beethoven, Franz Schubert; tarihin en önemli bilim insanlarından: Albert Einstein ve Sigmund Freud; ünlü yazarlar Franz Kafka ve Stefan Zweig bu şehirde yaşamışlar. Bu önemli kişilere ev sahipliği yapmasından da anlaşılabileceği gibi 1800’lerden itibaren Avrupa’nın yüksek kültür ve modernizm merkezi olmuş. Görkemli katedralleri, sarayları, opera salonları ve müzeleri ile Viyana’yı anlatmaya başlayalım.

Türkiye’den Viyana’ya Uçan Havayolları

Türkiye’den Viyana’ya uçuşlar oldukça fazla. Özellikle Türklerin fazla yaşadığı bir şehir olduğu için Türkiye’nin birçok şehrinden Viyana’ya uçuş bulabilirsiniz. Aşağıda hangi havalimanından hangi havayolunun uçtuğunun listesini yaptım. Bu listedeki uçuşlar dönemsel olarak değişmekte olduğunu not düşmeden geçmeyim.

İstanbul Havalimanı: Türk Hava Yolları

Sabiha Gökçen Havalimanı: Pegasus ve Türk Hava Yolları

İzmir: Pegasus, Corendon ve SunExpress.

Ankara: Pegasus, Corendon, Türk Hava Yolları ve Sun Express.

Kayseri: Pegasus, Corendon ve Türk Hava Yolları

Bodrum: Corendon ve SunExpress

Antalya: Corendon, SunExpress ve Austrian

Dalaman: Austrian

Viyana Gezilecek Yerler

Hofburg Sarayı

Başta da söylediğimiz gibi Viyana saraylarıyla meşhur bir şehir. Bunlardan ilki de şehir merkezinde bulunan Hofburg Sarayı. Saray uzun yıllar Habsburg hanedanının kışlık sarayı olarak kullanılmış. 13. yüzyılda bir orta çağ kalesi olarak inşa edilen Hofburg Sarayı, müze ve cumhurbaşkanının çalışma ofisi olarak kullanılmakta. Sarayın girişinde üç heykel bulunuyor ve bu heykellerin ortasında Avusturya askeri ve yanlarında Fransız ve Osmanlı askeri bulunuyor. Saray üç bölümü müze olarak kullanılıyor. Sisi Müzesi’nde Kraliçe Elizabeth’in (Sisi) eşyaları, Kraliyet Daireleri’nde Habsurg hanedanının eşyaları ve son kısımda da gümüş eşya koleksiyonu bulunmakta.

Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun en uzun süre tahtta kalan ve 1. Dünya Savaşı’nın çıkmasında rol oynayan İmparator Franz Joseph’in büyük aşkı Sisi’nin eşyaları ise turistler tarafından Hofburg Sarayı’nda en çok ilgi gören parçalar. İmparatoriçe Sisi, dönemi için oldukça aykırı bir kişiliğe sahip. İmparator Franz Joseph kendisine çok aşık olsa da Sisi hiçbir zaman Franz Joseph’e aynı şekilde yoğun duygular beslememiş. Sisi; sürekli spor ve diyet yapan, seyahat eden, kişisel bakımına oldukça dikkat eden biriymiş. Müzede Franz Joseph’in yaptırdığı Sisi tabloları, mücevherleri, kıyafetleri ve diyet notları bulunuyor. Sisi’nini ölümü de yaptığı seyahatlerinden birinde suikaste uğramasıyla olmuş. Sesli tur ile gezmek isterseniz giriş 15€, rehberli turun ücreti ise 18€. Bilet için buraya tıklayın.

Hofburg Sarayı’na metroyla giderseniz U3 hattı ile Herrengasse durağında 

Tramvayla giderseniz 12D ve 71 nolu hatlarla Burgring durağında 

Otobüsle giderseniz 1A veya 2A hatlarıyla Hofburg durağında inmelisiniz.

Aşağıdaki bilet çeşitlerinden güncel fiyatlara bakıp sizin için uygun olanı satın alabilirsiniz

İspanyol Binicilik Okulu

Hofburg Sarayı’nın içinde bulunan İspanyol Binicilik Okulu, dünyanın en eski faaliyette olan kraliyet binicilik okuludur. Sabah saatlerindeki eğitimler halka açık olarak yapılıyor. Hofburg Sarayı’nı ziyaret ettikten sonra buraya da uğrayabilirsiniz. Akşam saatlerinde ise klasik müzik eşliğinde profesyonel binicilerin gösterileri olmakta. Rehberli turun fiyatı 18€. Bilet için buraya tıklayın.

Aziz Stephan Katedrali (Stephansdom)

Aziz Stephan Katedrali; 1147 yılında inşa edilen, şehrin merkezinde bulunan ve şehrin en önemli simgelerinden biri. İkinci Dünya Savaşı’nda büyük hasar almış olsa da mimarisine sağdık kalınarak tekrardan inşa edilmiş. 12. yüzyıldan günümüze sadece devler kapısı ve kapının iki tarafında bulunan putperest kuleleri kalmış. Günümüzdeki gotik mimarisine ise 14. ve 15. yüzyıllarda yapılan eklemelerle kavuşmuş. Katedralin çevresinde, Stephansplatz caddesinde bulunan çok sayıda ünlü markanın mağazaları, kafeler ve restoranlar var. Katedralin en çok dikkatimi çeken özelliklerinden biri duvar taşlarının devamlı temizleniyor olması. Almanya’daki büyük katedrallerin hepsinin taşlarının karamasından dolayı siyaha yakın bir rengi olduğunu fark edebilirsiniz. Ancak Aziz Stephan Katedrali, açık kahverengi bir renge sahip. Temizlik sırasında ise temizlenen bölüm, arkasıyla aynı görüntüye sahip bir brandayla kapatılıyor.

Aziz Stephan Katedrali’nden bahsederken değinmemiz gereken kişilerden biri Mozart. Mozart, bu katedralin bir köşesinde, sefalet içinde hayata gözlerini yummuş. Hatta Mozart’ın bedeni, öldükten bir hafta sonra bulunmuş.

Ayrıca katedral, Avrupa’nın en büyük ikinci çanına sahip ve katedralin renkli çatısı, katedralin mimari güzelliğiyle beraber kendini belli etmekte. Viyana’yı panoramik olarak izlemek istiyorsanız katedralin güney cephesinde, 136 metre yüksekliğindeki kulesine; 343 basamak çıkarak ulaşabilirsiniz. Katedrale giriş ücretsiz ancak bazı bölümlerine giriş ücretli. Yer altı mezarlarına giriş 5.5€, güney kuleye çıkış 4.5€, kuzey çan kulesine çıkış 5.5€, hepsini yapacaksınız da 14.5€’ya her şey dahil bilet alabilirsiniz. 

Buraya ulaşımınızı U1 metrosu, U3 metrosu ile Stephansplatz istasyonunda inerek ve 1A, 2A, 3A tramvaylarıyla sağlayabilirsiniz.

Graben Caddesi ve Veba Sütunu

Garben Caddesi, Stephansplatz ile Palais Equitable arasında bulunmakta. Hemen yukarıda da bahsettiğim gibi şehrin en ünlü alışveriş caddelerinden biri. Caddedeki yapıların çoğu 17. yüzyılda yapıldığı için cadde sizlere o zamanların atmosferini hissettiriyor. Bu caddedeki en dikkat çekici eser ise Veba Sütunu. 1600 yıllarda Avrupa’yı kıran Veba salgını zamanı, şehri terk eden İmparator I. Leopold’un isteğiyle yapılmasına karar verilmiştir ve 1693 yılında tamamlanmıştır.

Veba Sütunu

Schönbrunn Sarayı

Maria Theresa tarafından yaptırılan 1441 odalı Schönbrunn Sarayı, Habsburg hanedanın döneminde yazlık saray olarak kullanılmış. Schönbrunn Sarayı, barok mimarisiyle Avrupa’nın en güzel saylarından biri. Mozart, henüz 6 yaşındayken ilk kraliyet konserini verdiği, Napolyon’un bir dönem yaşadığı ve Maria Teresa’nın devlet işlerini yönettiği saraydır. Biraz şehir dışında olsa da toplu taşıma ile kolayca ulaşabilirsiniz.

Benim gözümde sarayı özel yapan şey ise bahçesi. Oldukça büyük ve geniş bir bahçesi var. Bahçenin büyük bir kısmını gezmek ücretsiz. Bahçeyi boydan boya yürümek neredeyse 20-25 dakika sürüyor. Saraydan çıkıp bahçenin üst kısımlarına tırmandığınız zaman, sarayı panoramik olarak görebileceğiniz ve kafeterya bulunun Gloriette’ye varıyorsunuz. Gloriette; Maria Theresa tarafından 1775’te yaptırılan, sütunlu seyir terasıdır. 

Gloriette

Yolun bazı kısımları o kadar sık ağaçlık ki kendinizi bir saray bahçesinde değil ormanda gibi hissediyorsunuz. Yolunuz Viyana’ya düştüğünde, güzel bir havada sarayın bahçesinde keyif yapmadan dönmeyin derim. Ayrıca bahçede bulunan Neptün Çeşmesi’ne ve labirente de uğramayı unutmayın. Bahçede ayrıca Akdeniz bitkilerinin yetiştirildiği Palm House serası ve Tiergraten Hayvanat bahçesi ücretli olarak ziyaret edilebiliyor.

Neptün Çeşmesi

Sarayın içini gezmek isterseniz giriş ücretleri alacağınız tura göre değişmekte. En popüler olan tur seçenekleri 22 ya da 44 odayı kapsayan turlar. 22 oda gezilen tur 18€, 44 oda gezilen tur 22€. En çok ziyaret edilen ve dikkat çeken odalar ise: İmparator Franz Joshep, eşi Sisi, Maria Theresa ve kızlarının daireleri. İçeriye girecekseniz biletinizi internetten almanız, sıra bekleyerek zaman kaybetmemenizi sağlayacaktır. https://www.schoenbrunn.at/en/tickets-and-prices/all-tickets-tours linkinden diğer bilet tiplerine ve güncel fiyatlara bakabilirsiniz. Sarayın sadece bahçesini gezmenin bir saatten uzun sürdüğünü düşünürsek sarayın içini de gezecekseniz bir günün yarısını buraya ayırmak en uygunu olacaktır. Bilet satın almak için buraya tıklayın.

Otobüs: 10AMetro: U4 hattıTramvay: 10 veya 60 ile Schönbrunn durağında inerek ulaşabilirsiniz.

Aşağıdaki bilet çeşitleri ve etkinliklerden size uygun olanlara bakıp satın alabilirsiniz.

Belvedere Sarayı

Belvedere Sarayı, Viyana’nın ünlü saraylarından bir diğeri. Ünlü Mimar ‌Johann ‌Lucas ‌Von Hildebrandt tarafından, Prens ‌Eugene için yazlık saray olarak yapılmış. Saray aslında Prens Eugene’ye, Osmanlı’ya karşı verdiği mücadeleye karşılık ödül olarak yapılmış. Belvedere Sarayı, aşağı ve yukarı olarak adlandırılan iki yapı ve ortalarında bulunan bahçeden oluşuyor. Bahçeye giriş ücretsiz. Saraya giriş ise 22€. Saray binaları günümüzde sergiler için kullanılmakta. Belvedere Sarayı, ünlü ressam Gustav Klimt’e ait dünyanın en büyük Klimt koleksiyonuna ev sahipliği yapmakta. Biz gittiğimizde bahçede bir zengin Hint düğünü vardı. Bizler gibi bahçede gezen turistler için filmlerde gördüğümüz şatafatlı bir Hint düğününe denk gelmek Belvedere Sarayı’ndaki gezimize farklı bir hava kattı. Buraya tıklayarak Belvedere Sarayı’ndaki yapılara giriş için bilet alabilirsiniz.

Buraya 71 numaralı tramvayla Unteres Belvedere durağında inerek ulaşabilirsiniz.

Aşağıdaki kısımdan Belvedere Sarayı için giriş bileltinizi alabilirsiniz

Museumsquartier

Viyana’nın bir kültür sanat şehri olduğunu en başta söylemiştim. Burası Viyana’nın müzeler bölgesi. Sanat Tarihi Müzesi (Kunsthistorisches), Doğa Tarihi Müzesi, Leopold Müzesi, MUMOK (modern sanat müzesi), eski ahırdan dönüştürdükleri Mimarlık Müzesi ve İnteraktif Çocuk Müzesi burada bulunuyor. Viyana’ya gittiğimiz zaman 18 yaşımdan küçük olduğum için bazı müzelere ücretsiz girebiliyordum ve ben de doğa tarihi müzesinde ücretsiz olarak keyifli bir gezi yapmıştım. Asıl ilgimi çeken Sanat Tarihi Müzesi’ne ise maalesef gidecek zaman bulamamıştım. Buradaki her müze hakkında teker teker bilgi vermek yazıyı çok uzatacağı için ilginizi çeken müzeleri araştırmayı siz okuyuculara bırakıyorum 🙂

Viyana Opera Binası

Viyana’da yaşayan müzisyenlerden bahsettiğim giriş kısmından da tahmin edebileceği üzere Viyana oldukça büyük ve ünlü bir opera binasına sahip. Opera binası İmparator ‌Franz ‌Joseph’in emri doğrultusunda 1861-1869 yılları arasında inşa edilmiş ancak burası da İkinci Dünya Savaşı’nda ağır hasar aldığı için tekrardan inşa edilmiş. Viyana’ya vardığınız gibi karşılaşacağınız ilk şeylerden biri de Mozart gibi giyinmiş insanları size opera bileti satmaya çalışması olacak. Klasik müzik severler için burada konser dinlemek muhteşem bir deneyim. Bizler de klasik müzik seven bir aile olarak burada konser dinledik ama opera binasının dışında. Binanın dışında da içerideki konserin yayınlandığı bir ekran bulunmakta. Konsere gitmeyi planlamamıza rağmen, Viyana’nın hemen yakınındaki Bratislava şehrine günübirlik gidip geldiğimiz için konsere yetişemedik. U4 metrosu, Opera binasının yanından geçmekte.

Hundertwasser Evi

Avusturyalı sanatçı Friedensreich Hundertwasser tarafından tasarlanmış, turistler tarafından çok ilgi gören binadır. Her yerinden yeşillikler çıkan bu rengarenk binanın altında hediyelik eşya alabileceğiniz dükkanlar bulunuyor. Ekspresyonist mimari özelliklerine sahip binada 52 daire ve 4 dükkan bulunuyor. İnsanlar yaşadığı için apartmanın içine girilmiyor.

Buraya U3 veya U4 metrosuyla Landstrasse durağınada inerek,

Tram 1 ile Hetzgasse durağında inerek ulaşabilirsiniz.

Avusturya Parlamento Binası

1874-1883 yılları arasında yapılan Parlamento Binası, Neo-Gotik tarzda yapılmış. Viyana Belediye Binası ile yan yanadır. Parlamento binasını gezebileceğiniz ücretsiz turlar bulunuyor ancak Parlamento Binası, resmi aktivite olduğu günler ziyarete kapalı oluyor

Viyana Belediye Binası

1872-1883 yılları arasında yapılan Neo-Gotik tarzdaki Viyana Belediye Binası, şehrin dikkat çeken yapılarından biri. Viyana Şehir Kütüphanesi’ne de ev sahipliği yapmaktadır. Viyana’ya kasım veya aralık ayında giderseniz Viyana Belediye Binası’nın önünde kurulan Avrupa’nın meşhur noel pazarlarından birini gezebilirsiniz. Ayrıca ocak ve mart ayları arasında Viyana Belediye Binası’nın olduğu bölgeye giderseniz çok güzel bir buz pistinde paten yapma şansınız da var.

Viyana Mozart Evi

Hayatının bir bölümünü Viyana’da geçiren Mozart’ın, o dönem yaşadığı evi günümüzde müze olarak ziyaret edilmektedir. Mozart bu evde 1784-1787 yılları arasında yani sadece üç yıl kalmış. Bu sebeple içeride Mozart’ın evde yaşadığı zamandan çok fazla mobilya ve eşya bulunmuyor. Bu nedenle müzeye bilet alıp içeri girmeniz, hayal kırıklığına sebep olabilir. Mozart, ünlü eseri Figaro’nun düğününü de bu evde bestelemiş. İçeride not kağıtları, edebiyattan modaya birçok multimedya öge sergilenmekte. Giriş ücreti 11€ olup müze hakkındaki detaylı bilgilere ve biletlere buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Aşağıdaki bilet çeşitlerinden size uygun olanı satın alabilirsiniz

Sigmund Freud Müzesi

Ünlü psikanalist Sigmund Freud Viyana’da doğmuştur ve 33 yıl Viyana’da yaşamış. Nazilerin Avusturya’yı işgaline kadar bu evde yaşayıp hastalarına terapilerini burada uygulamıştır. 1971 yılında ise bu ev müze haline getirilip halkın ziyaretine açılmış. Freud’un özel eşyalarıyla birlikte antika koleksiyonu da bu müzede sergilenmekte. Müzeye giriş ücreti 5€. Buraya tıklayarak müze bileti alabilirsiniz

Mariahilferstrasse

Viyana’nın diğer bir ünlü alışveriş caddesi de Mariahilferstrasse’dir. Burası da aradığınız birçok ünlü markanın mağazasının olduğu bir cadde. Kaldığımız AirBnb evi buraya çok yakın olduğu için her gün gezdiğimiz bir caddeydi. Yeşillikler içerisindeki bu caddede yürümek, banklarda oturmak ve zaman geçirmek çok keyifliydi. Ara sokaklarda da daha uygun fiyatlı dükkanların olduğunu not düşelim. Özellikle turistlerin yoğun olduğu yaz aylarında, belirli saatlerde cadde ve mağazalar çok kalabalık olabiliyor.

Karlsplatz ve Karlskirche

Karlsplatz; etrafı yeşilliklerle kaplı, Karl Kilisesi (Karlskirche) ve büyük bir havuzun bulunduğu bir meydandır. Burası özellikle gençlerin buluştuğu bir yer olduğu için oldukça hareketli oluyor. Sıcak günlerde müzik yapan, paten kayan gençlere rastlama ihtimaliniz yüksek olsa da biz gittiğimizde yağmura yakalandığımızdan etrafta pek insan yoktu. Karl Kilisesi ise cüzzamlıların iyileştirilmesi için çabalayan Kardinal Charles Borromeo adına yapılmış. Ayrıca cuma ve cumartesi akşamları kilisede ücretsiz klasik müzik konserleri de verilmekte.

Buraya ulaşım için 48A, 59A, 77A otobüslerini veya U1 ve U4 metro hatlarını kullanabilirsiniz. 

Ankeruhr (Anker Saati)

12 ünlü kişinin bakırdan tasvirlerinin Viyanalılara zamanı gösterdiği Anker Saati, benzerlerinden farklı olarak dikey olarak dizayn edilmiş. Her gün saat 12’de, müzik eşliğinde bu ünlü şahsiyetler bir geçit töreni yapıyorlar (Maria Theresa, Haydn, Prens Eugene…). Çalan müzikler 1978 yılında bir Viyana kilisesindeki pipe organdan kaydedilmiş müziklerdir. İkinci Dünya Savaşı zamanında çekilen maden kıtlığı sebebiyle saat az kalsın eritilecekmiş ancak o dönem saatle ilgilenen görevlilerin çabası sayesinde günümüze kadar ulaşmayı başarmış.

Viyana’ya Ne Zaman / Hangi Mevsimde Gidilir

Viyana, dört mevsim keyifli gezilebilecek bir şehir. Bizler haziran başında gitmiştik ve hava çok sıcak olmadığından rahatça gezdik ancak temmuz, ağustos aylarında 30 derece üzerinde havalarla karşılaşmanız kesin diyebiliriz. Kış aylarında da kar ve yağmura yakalanma ihtimaliniz var. Soğuk sizin için sıkıntı değilse karlı Viyana resimlerinden görüldüğü üzere şehrin beyazlarla bürünmüş hali ve noel zamanı ayrı güzel. Günlerin uzunluğu ve havayı düşünürsek en keyifli aylar nisan, mayıs, haziran, eylül, ekim diyebiliriz ama ilk cümlede de dediğim gibi dört mevsim de keyifle gezebileceğiniz bir şehir.

Viyana Toplu Taşıma

Bu başlığı uzun olduğu için ayrı bir yazımızda ele aldık. Aşağıdaki yeşil kısma basarak yazımıza ulaşabilirsiniz.

Viyana Kaç Günde Gezilir

Aslında Viyana için bu soruya tam bir cevap vermek zor. Viyana, her türden zevke sahip insanın kendine göre bir şeyler bulabileceği bir şehir. Sizin yapmak isteyeceğiniz aktivitelere göre gün sayısı artıp azalacaktır ama bizim fikrimiz Viyana için en az 3 gün ayırmanız. Rahat gezmek için ise 4 veya daha fazla gün ayırmanızı öneriyoruz. Bizler ise uçak biletini en uyguna getirmek ve şehrin keyfini çıkarmak için 3 gece 4 gün ayırdık bu güzel şehre.

Viyana’da Konaklama

Viyana’nın üzücü bir kısmı konaklama fiyatları. Maalesef çevresindeki Prag, Budapeşte gibi şehirlere kıyasla konaklama ücretleri yüksek. Bu yazıyı yazarken özellikle tekrardan kontrol ettim ve merkezde bir AirBnb evi kiralamak istediğinizde, temizlik ücreti hariç fiyatlar 45€ civarından başlıyor. Viyana’nın toplu taşıması çok iyi olduğundan şehir dışındaki uygun fiyatlı yerleri de tercih edebilirsiniz. Ancak öncesinde Viyana Toplu Taşıma yazımızdaki linklerden evi tutacağınız bölgeye ulaşımının ne kadar sürdüğünü kontrol etmenizi öneririm sonra bütün zamanınızı yollarda harcamayın. Ayrıca şu an baktığım evler yaz dönemi içindi, belki kış döneminde daha uygun yerler bulabilirsiniz. Biz şansımıza yazın gitmiş olsak da Mariahilfer caddesinde uygun fiyatlı bir ev bulmuştuk ancak şu an kiralanmıyor.

Aşağıdaki harita ile booking.com üzerinden arama ve rezervasyon yapabilirsiniz.

Booking.com

Viyana’da Yemek / Tatlı

Bu kısmı ayrı bir başlıkta ele aldık. Aşağıdaki yeşil kısma tıklayarak yazımıza ulaşabilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir